“TANRILAR OKULU“

 

 

 

 

 

 

STEFANO D`ANNA 

Tanrılar Okulu kitabının yazarı, ekonomist, sosyolog kimliklerinin yanı sıra  vizyon sahibi bir eğitmen ”FİAT ve OLİVETTİ CORPORATİON gibi uluslararası firmalarda üst düzey yöneticilik yapmış liderlik üzerine pek çok seminer düzenlemiş , ayrıca özgürlük için sınırsız sevgiyi öğretmek için  `FUTURE LEADERS FOR THE WORLD“ programının kurucusudur.  Kitabı ” Best Seller” listesinde uzun süre kalmış, 500 bin üzerinde satmış, ne yazık ki  yazarın kanserle mücadelesi 2014 yılında son bulmus, İtalya Como`da hayatını kaybetmiştir.  Ölmeden önce kardeşi ELİO D`ANNA  ile telif hakları  yüzünden davalık olmuşlar.

STEFANO savunmasında  kardeşinin kitabı okumadığını iddia etmiş , dava sürecinde hastalığının nüksettiğini belirtmiş. Çok ironik geldi bu kadar önemli bir kitap tamamen insan psilojisinin incelikleri ve yol haritası niteliğinde ancak yazarın hayatına katkısı onun hasta olmasına, hatta ölümüne neden oluyor.

Gerçekten hayat bazen anlaşılmaz …..

  Yazarın pek çok eseri bulunuyor ancak benim için başucu kitaplarım arasında , en sevdiğim  “TANRILAR OKULU ” dur. Etkisini hissettiğim serimin ilk  üçünde yer alıyor..

 Kitap 443 sayfa ve son sayfasından  STEFANO`nun kendi cümleleri ile sondan bir başlangıç yaparsak;

” HAYATIMI TÜM GERÇEKLİĞİYLE YAZDIĞIM KİTABIMI OKUYAN HERKES,  SONSUZA DEK BENİM ARKADAŞIM OLMUŞ DEMEKTİR,  ÇÜNKÜ YAŞADIKLARIMI EN SAMİMİ ŞEKİLDE PAYLAŞTIĞIM KİŞİLERDİR ARTIK”

 

TANRILAR OKULU 

 Bu kitap bir solukta okuyup bitirip rafa kaldırılacak sıradan bir kitap değil, üç sene önce okuduğum bir bölümü şu an yaşıyorum ve tekrar geriye dönüp okuduğum paragrafı farklı yorumluyorum .Ya ben değişiyorum ya da okuduğum bölümü çok anlayamadan, yüzeysel üzerinden geçmiş de olabilirim orası muamma…

 

* Bazı bölümleri sıkıcı hatta , anlaşılmaz gelebilir özellikle finans ekonomi kısımları, bence kitabı tekrar tekrar okuyup her defasında farklı anlamlar çıkartmamız mümkün,  Kitabın mesajı basit ama güçlü:

”Hiç kimse seni kurtarmayacak. Sadece sen , düşüncelerin, sözlerin, duyguların.  Hepsi bir bütün. Bu bütünlük sağlanmadığında hayatın da dağınık kalıyor. Okurken  sadece satırları değil, kendini de sorguluyorsun. Belki de D’Anna’nın kastettiği ”Tanrılar” dünyayı değiştiren o cesur insanlar değil, ”kendini dönüştürmeyi başaranlar ”

 

Hiç birşey birdenbire olmaz, beklenilmeyen her zaman uzun bir hazırlık dönemi gerektirir”

“Hep aynı olaylarla karşılaşıyorsun, çünkü sende hiç birşey değişmiyor.”

 AZLA YETİN

“İnsanoğlu ölüme sadık olduğu kadar yiyeceğe de sadakatle bağlıdır.”

” Günde bir kez ye azla yetinen biri ol”

Doğanın düzenine ne kadar ters  görünüyor değil mi? Kitabın bu bölümünde Ramazan Orucundan bahsedilmiş, hatta orucun bile 1 ay tutulduğunu ancak dreamer in ondan tüm hayatı boyunca bu sistemi, yani günde 1 kez yemeyi istediği vurgulanmış.

Dreamer “ona;

” Yaşam kaynağı olarak dış dünyaya inanmaktan vazgeçtiğinde artık olur olmaz yiyecekleri yiyemez kaba saba şeylerle beslenemezsin. Yiyecekten arınmış bir toplum hastalıktan yaşlılıktan ve ölümden kurtulmuş bir toplum olacaktır. Sanata müziğe eğlenceye gerçeği aramaya kendini bilmeye daha çok kaynak ayırabiliriz diyor.

 Dreamer  yemek yemeden yaşamak değil,  yiyeceğin yerine başka bir şey koymaktan söz ediyor. Yani ona göre insanlar yaşamlarının bir yarısını yiyerek diğer yarısını da ilaç tedavileri ile geçiriyorlar. Aslında amaçları düşleme sanatını öğrenmek ve bundan max.fayda sağlamak olmalı diyor, bundan beslenmeleri gerektiğini vurguluyor.

  Biraz karışık bir anlatım olmuş ancak kendi adıma çıkarımım ne dersek , Ramazan ayında oruç tutan biri olarak  hayatım boyunca kendimi en hafif ve sağlıklı hissettiğim, günde bir öğün beslendiğim dönemdir

“DREAMER”  kim derseniz?  Yazarın iç sesi derim , gerçek olan onun geçmişinden gelen biri, ilk eşi LUİSA`dır, kanser hastası olan LUİSA zor döneminde eşinin onu yalnız bırakması ve ölüme terk etmesi ile yazarın hayatındaki kara lekedir.

 Gerçek hayatta yazarın da kanserden ölmesi düşünülürse hayatta başımıza gelen her olay geçmişle ne kadar bağlantılı , yaşarken umursamadığımız her şey hayatımızın, kaderimizin belirleyicisi belki de…..

  

KİTAPTAN ALINTILAR

 * Herkes bir yaratıcıdır, Dünya bir parça sakız gibidir, her düşlediğin gerçekleşir.

 

*Yaşamın bütünüyle senin yükümlüğündedir. Kaderinden bütünüyle sen sorumlusun.  Bu ıstırabın, hastalığın ve yoksulluğun tesadüf değil, senin iç çatışmalarının ürünü olduğunu anlamalısın. Onları tek başına oluşturan da hayatına taşıyan da sensin.

 

* Ekonomi bir düşünme biçimidir.

* Ekonomi bir oluş durumudur.

* (verilen mesaj ekonomik bakımdan gelişmiş ülkelerin genellikle doğal kaynaklara sahip olmamasına rağmen bir düşünce , görüş, kültür ve tarih sermayesine sahip olduklarıdır.)

  Kitabın en ilginç tarafı aslında tamamen insan psikolojisine yönelik olması ama içinde EKONOMİ,  SANAT, SİYASET  gibi  her türlü kavramdan geniş bir yelpaze  ve farklı birçok bakış açısı sunması.

*Bir devrim düşledim Bir okul düşledim düş`ün var olan en gerçek şey olduğunu hatırlayan yeni nesil liderler düşledim. Etik ve ekonominin eylem , derin düşüncenin sevgi ve finansal gücün asırlardır bilinen düşmanlıklarına uyum getirebilecek liderler düşledim. 

( Ben de düşledim , güzel olurdu)🙏

 

 

 

KİTABIN İLK SAYFASI YAZARIN EL YAZISI
 
 
“BAĞIMSIZ VE ÖZGÜR OL! BİR ASİ OL!
BİR ASİ KİMSEYE BAĞIMLI DEĞİLDİR .O KENDİ EŞŞİZLİĞİNE SAYGI DUYAR.ONUN TEK VAROLMA NEDENİ, DÜŞ`ÜNÜ GERÇEKLEŞTİRMEKTİR.
 
YAŞAMINI VE TÜM ENERJİSİNİ BU AMACA ADAR.HEM DÜŞLEYİP HEM DE BAĞIMLI OLAMAZSIN.AMA HEM DÜŞLEYİP HEM DE HİZMET EDEBİLİRSİN.
 
HİZMET ETMEK BAĞIMLI OLMAK DEĞİLDİR.HİZMET ETMEK HEM KENDİ YAŞAMINI, HEM DE BAŞKALARININKİNİ YÖNETMEKTİR.
 
YALNIZCA SEVENLER HİZMET EDEBİLİRLER.
SEVMEYENLER İSE SADECE BAĞIMLI OLABİLİRLER.”
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 



Bu yazıyı paylaş

““TANRILAR OKULU“” için 2 yorum

  1. Günümüze ait önemli noktalara işaret ettiğiniz hem kitap içeriği tanıtımı , hem de yorumlarınız, gunluk yasami tekrar değerlendirmeye yol açıyor, teşekkürler

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top